Saadettin Tantan”Barış koridoru Türkiye-Yunanistan işbirliği ile olur”

25.06.2019

Kişi Okumuş

0 Yorum

Saadettin Tantan”Barış koridoru Türkiye-Yunanistan işbirliği ile olur”

Tantan’dan sürpriz Yunanistan çıkışı

Yurt Partisi lideri Sadettin Tantan, “Havzada en uzun kıyıya sahip Türkiye ve Yunanistan ortak hareket ederse, Orta Doğu, Kafkasya hatta Afrika’ya kadar olan ülkelere barış koridoru oluşturulur” dedi

Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan, Doğu Akdeniz havzasındaki doğal gaz ve petrol yatakları sorununun Türkiye-Yunanistan işbirliği ile çözülebileceğini söyledi. 

Habervole Genel Yayın Yönetmeni Fehmi DUMAN
Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan ‘la konuştu.

Doğu Akdeniz havzasında en uzun kıyıya sahip olan ülkenin Türkiye, Ege Denizi havzasında ise bizimle birlikte Yunanistan olduğunu belirten Tantan, şöyle dedi:

“Türkiye ve Yunanistan, Doğu Akdeniz ve Ege havzalarında birlikte hareket eder, diğer ülkeleri de birlikteliğin içine katabilirse Doğu Akdeniz havzası bir barış havzasına dönüşür. Buradaki tüm kaynaklar bölge halkları tarafından adil şekilde kullanılır. Bu bölge üzerinden Orta Doğu’da, hatta Kafkasya’dan, Afrika’ya kadar ülkeleri bir barış havzasında oluşturma imkân ve kabiliyeti oluşabilir.

Batının mafyavari tehditkâr tutumundan bölge halkı Türkiye ve Yunanistan öncülüğünde kurtulabilir. Bölgede Fransa, ABD, İngiltere Doğu Akdeniz’de. Bunu da unutmamak lazım. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin aktif bir politika izlemesi durumunda çok önemli adımlar atılabilir. BM uluslararası deniz hukukuna göre münhasır ekonomi yataklarının olduğu biliniyor. Münhasır ekonomik bölge sınırları Doğu Akdeniz’de, Mısır, İsrail, Güney Kıbrıs arasındaki sınırlar. Türkiye, Suriye, Lübnan, Filistin, Libya ülkeleri de var. Bu ülkelerle birlikte münhasır ekonomik bölge alanı ilan etmek gerekiyor.”

“FRANSA’NIN, İTALYA’NIN HİÇBİR HAKKI YOK DOĞU AKDENİZ’DE”

Tantan :

“Fransa’nın, İtalya’nın hiçbir hakkı yok Doğu Akdeniz’de. Türkiye burada Mısır, İsrail, Suriye ve Lübnan ile ilişkilerini geliştirerek münhasır ekonomik bölge ilanı etmek açısından, ayrıca münhasır ekonomik bölge alan büyüklüklerine göre kurulacak bir enerji şirketi ile petrol ve doğal gaz ekonomik yataklarında birlikte çalışma yapabilecek bir antlaşmayı, kendi ekonomik münhasır bölge büyüklüklerine, hisse paylarıyla hayata geçirebilirler. ABD, AB, İngiltere buna müdahale edemez. ABD, AB, İngiltere küçük bir alan olmasına rağmen ekonomik münhasır alandan antlaşma gereği hak iddia ediyorlar. Türkiye, ABD ve AB’nin dışlama çalışmalarına rağmen düşüncelerini hayata geçirebilir.” 


Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan

“DİPLOMASİ İLE BU ÜLKELERLE BİRLİKTE HAREKET EDİLEBİLİR”

Sadettin Tantan, en akıllı yolun bölgede Türkiye’nin güvencesinde büyük bir enerji şirketi kurulması olduğunu ifade etti. Sondaj, çıkarma çalışmaları ve dağıtımla ilgili de diplomatik çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Tantan, böylelikle bölgedeki küresel güçlerin de önüne geçmenin mümkün olabileceğini belirtti.

Doğu Akdeniz havzasındaki birlikte çalışma ortamının Orta Doğu’daki çatışmaları bitirebileceğini kaydeden Tantan, “Bu tavır bölgeye musallat olan ABD, AB ülkelerini de bu bölgeden uzak tutar. Doğu Akdeniz havzasındaki barış ortamı bölgenin geleceğini, Türkiye’nin, İran’ın, Basra Körfezi’nin geleceğini refah ortamına götürür” diye konuştu.

Doğu Akdeniz havzasındaki zenginliklerin bölge ülkelerinin halklarına ait olduğunu dile getiren Tantan :

“Doğal gaz ve petrol çıkarılmasında yüksek teknolojiye ihtiyaç var, bu da büyük şirketlerden karşılanabilir. Bu zor değil sonuçta. Sondaj gemisi göndermek geç kalınmış olmasına rağmen olumlu bir adım. Diplomasi ile bu ülkelerle birlikte hareket edilebilir. Türkiye, Mısır, Güney Kıbrıs, İsrail arasında yapılan antlaşmayı kabul etmiyorsunuz ama onlar orada çalışmaya devam ediyor. ABD, Fransa bölgede hak iddia edemez. Güvenlik antlaşmaları olabilir ama bu doğal gaz ve petrolden hak iddia edemezler.”

“BÖLGE ÜLKELERİ KENDİ İÇLERİNDE ANLAŞMAK ZORUNDA”

Sadettin Tantan, PKK’yı kuran, kullanan güçlerin belli olduğunu, terör örgütünün bu güçlerin kumpasına göre hareket ettiğini de belirtti. Bölgede ABD ve onun yandaşı Suudi Arabistan’ın, Körfez ülkelerinin gücünün azaldığını söyleyen Tantan, şöyle devam etti:

“Dikkat edilirse Irak’ta güç, yönetim gücü İran’a kaymakta, Suriye’de de ABD, Rusya ve İran’ın gücünü kabul etmektedir. Türk siyasi iradesi süratli bir şekilde seçimi bir tarafa bırakmalı. Mısır, Güney Kıbrıs, İsrail, Lübnan gibi ülkelerde ilişkileri güçlendirmeli, olumsuzlukları ortadan kaldırılmalı. Bölge ülkeleri kendi içlerinde anlaşmak zorunda. Bölgedeki kaynakların sömürülmesine göz yumulamaz. Türkiye yabancı servislerin güdümündeki bölgeyi dizayn etmek isteyen güçler tarafından silahlandırılmış bir organize suç örgütüyle asla ve asla masaya oturamaz. 100 sene önce de bu hata yapıldı, şimdi de bu hata yapılıyor. Yüzyılın başında o günkü küresel güçler etnik ve mezhep ve kimlikleri kullanarak geldiler ve bu coğrafyayı birbirine düşman ettiler. Yine aynısını yapıyorlar, örgütsel yapılar, siyasi kimlikler aracılığıyla bunu yapıyorlar. Türkiye bu tecrübeyi yaşadı.” 

SADETTİN TANTAN
Sadettin Tantan, 1 Ocak 1941 tarihinde Sakarya’nın Sapanca ilçesinde doğdu.
Polis Enstitisü ve Eskişehir İktisadi-Ticari İlimler Akademisi İşletme Bölümü’nde öğrenim gördü. Bursa İş İdaresi Enstitüsü’nde de master eğitimi aldı. 1966 yılında da komiser yardımcısı olarak Emniyet Genel Müdürlüğü’nde çalışmaya başladı
Bu dönemde Eskişehir, Bursa, İstanbul, Giresun ve Tekirdağ gibi çeşitli şehirlerde görev aldı. Bunun yanında İstanbul Güreş İhtisas Kulübü Başkanlığı ile Türkiye Güreş Federasyonu Başkanlığı da yaptı. 1990 senesinde de Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu İstanbul Bölge Başkanlığı’na tayin edildi. 1994’de de emekliye ayrılarak Anavatan Partisi’ne (ANAP) katıldı. 21. Dönem’de de İstanbul milletvekili seçilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi. DSP-MHP-ANAP koalisyonunun kurduğu 57. Hükümette de içişleri bakanı olarak vazifelerde bulundu. 2001 yılında da Anavatan Partisi’nden istifa ederek Yurt Partisi’ni kurdu. 25 Ağustos 2002 tarihinde de partinin genel başkanlığına getirildi.
FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLERİ ÇÖZME ÇALIŞMALARI BAŞLATTI
Tantan göreve başladığı andan itibaren özellikle Temmuz 1999’da, faili meçhul olayların dosyalarını, yeniden ele alarak İstihbarat, Terörle Mücadele, Asayiş ve Olay Yeri İnceleme birimlerinden oluşan özel bir ekiple, faili meçhul terör olaylarının aydınlatılması çalışmalarını başlattı.1980-83 yılları arasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bir Mali Polis Müdürü iken gerçekleştirdiği operasyonlarla kaçakçılara göz açtırmayan Tantan, Uğur Mumcu’nun da dikkatini çekti.Yazılarında Tantan’dan övgüyle söz eden Mumcu, onu “dürüst, namuslu polis” diye nitelendirdi ve mafya ile mücadelesinde de “Bu namuslu polise ve arkadaşlarına Allah yardımcı olsun” diye yazdı. Tantan’ın “sağcıdır” diye görevden alınmasına da tepki gösterdi.
UĞUR MUMCU’DAN TANTAN’A ÖVGÜLER
Uğur Mumcu’nun, “daha genç bir polisken” Sadettin Tantan’dan övgüyle söz ettiği yazılarından bazı bölümler şöyle:ÜÇ ADAM (Cumhuriyet 22 Temmuz 1983)”Dr. Martella, Sofya’da Bekir Çelenk’in sorgusunu yaptı; böylece Ağca soruşturmasında bir adım daha atılmış oldu. Yakında dava açılacak, hepimiz kanıtları birlikte göreceğiz. Şimdi Çelenk, Türkiye’ye dönmek için can atıyor. Oysa başına bu kadar iş gelmeden de Türkiye’ye dönebilirdi. Üstelik sıkıyönetim yetkililerince yurda dön çağrıları' ile aranmaktaydı. O günlerde Avrupa'nın çeşitli kentlerinde gece kulüplerinde keyif çatan Çelenk'in vatan özlemi nedense İtalya'daki kaçakçılık soruşturmalarından sonra depreşmeye başladı.Öyle ya; daha önce arandığını duyar duymaz Londra'da bir uçağa atlar, Yeşilköy'e gelir teslim olurdu. Yurda dönmek isteyene engel olan mı vardı? Çelenk o günlerde Londra'daki Türk yetkililerineSadettin Tantan, görevinden ayrılsın, ondan sonra döner teslim olurum’ dememiş miydi? Çelenk, dürüstlüğü ile tanınan İstanbul mali müdüründen niçin bu kadar çekiniyordu? Bir endişesi, bir korkusu mu vardı?”
ESKİ ÖLÇÜTLER (Cumhuriyet 5 Ocak 1981″
İşte örnek; yıllardır İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde demir atan ve Ankara’da uyuşturucu madde ile yakalanan Zahid Avcıbaşıoğlu adındaki Mercedes arabalı güvenlik görevlisi. Avcıbaşıoğlu gibilerine yıllarca kimse dokunamamış ama İstanbul’da yeraltı dünyasına göz açtırmayan Sadettin Tantan, sağcıdır' diye bir çırpıda görevinden alınmıştı. Sadettin Tantanlarasağcıdır’, Okan Ünallara solcudur' diye oluşturulan önyargılar bu iki güvenlik görevlisinin yıllarca devlete yararlı olacakları alanların uzağında tutmuştur ve bunlar gibi kim bilir kaç güvenlik görevlisi. Sadettin Tantanlarasağcı’, Okan Ünallara solcu' diyerek ne kazandık? Devlet ne kazandı ve ne kazanacak?"GEÇMİŞE BAKINCA (Cumhuriyet 22 Aralık 1980)"Bir zamanlar İstanbul'da yeraltı dünyasına göz açtırmayan Sadettin Tantan, geçmiş dönemlerde niçin apar topar görevinden alınıp başka yerlere sürgün edilmişti. Bunun yanıtı çok basittir. Türkiye'de siyasal etkinliği en yoğun olan grupların başındakaraparacılar’ dediğimiz, yeraltı dünyası gelir.”HUKUK AÇISINDAN (Cumhuriyet 11 Temmuz 1983)”Çukurova şirketinin Caterpillar marka kaçak yedek parçalarının saklandığı “Morsu” şirketinin ortaklarından Vedat Moreno kayıplara karışmış. Bu Moreno kardeşler, 1967 yılında basına “porselen yolsuzluğu” adıyla yansıyan bir başka yolsuzluğa daha karışmışlardı. Antalya’da yapılan bir lüks otele 49 vagon porselen yollanmış, bunlara gümrükte el konmuştu.Bu 49 vagon yükü porselenin 1969 yılında gümrüklerden çekilmesi için araya kimler girmemişti, kimler… Morenolar’ın, Şellefyanlar’ın siyasal çevrelerine şöyle bir bakalım. Evet, bakalım neler çıkacak. İstanbul Mali Polis Şefi Sadettin Tantan, bütün bunları birer birer çıkartıyor. Ne diyelim? Bu namuslu polise ve arkadaşlarına Allah yardımcı olsun.”

İlgili Terimler :

YORUMLAR